TROİDİMİZİN EPİFİZİMİZİN HİPOFİZİMİZİN HİPOTALAMUSUN TİMUSUMUZUN ÖNEMİ ÇOK BÜYÜK.
Tiroit fonksiyonu, metabolizmayı çalıştırmak, normal büyüme ve nörolojik gelişime yardımcı olmak için esastır. Tiroit sağlığı zarar gördüğünde, tüm vücudun kendini koruma kabiliyeti azalır. Tiroit bezi adrenal, hipofiz ve hipotalamus bezlerinin yanı sıra böbrekler, karaciğer ve iskelet kası ile iletişim kurar. Tiroit fonksiyonu yetersiz çalıştığında, vücutta yüzlerce enzimatik işlem bozulur
Peki, tiroit sağlığının bozulmasına yol açan etkenler nelerdir? Bunların başlıcalarını şöyle sıralayabiliriz: Ağır metal kirliliği, tarım ürünlerindeki zirai ilaç kalıntıları, bağırsak flora dengesizliği, hormonal dalgalanmalar, antibiyotikler başta olmak üzere bazı ilaçlar, yetersiz beslenme, kronik enfeksiyonlar, sigara, alkol, düzensiz uyku, kanserojen maddelere maruziyet…
En iyi bilinen sonucu kilo kaybı olan yüksek düzeyde tiroit hormonu salgılanması yani hipertiroiditten ziyade günümüzde genellikle düşük tiroit hormonu düzeyine bağlı hipotiroidit vakaları yaygındır. Hipotiroid hastalarının metabolizması yavaş çalışır. Kolesterol düzeyleri yüksek, yağ yakma yetenekleri düşüktür. Daha kolay ve hızlı kilo alırlar. Hipotiroit aynı zamanda beyin gücünü de azaltabilir.
Özel bazı besinlerin beslenme alışkanlıklarımız arasında yer almaması, troit sağlığının ve işlevselliğinin azalmasına yol açar. Yeterli ve dengeli beslenme, troit fonksiyonlarını optimum düzeyde tutabilmenin olmazsa olmazıdır.
Bunun için özellikle şu 10 besini düzenli olarak tüketmenizde yarar var:
İyot:
Kabuklu deniz ürünleri ve deniz yosunları, deniz börülcesi, yumurta, süt ve süt ürünleri, kızılcık, kaya tuzu, yeşil yapraklı sebzeler…
Tiroit fonksiyonu, T3 (triiyodotironin) ve T4 (tiroksin) tiroid hormonlarının üretilmesinde kullanılan iyot varlığına bağlıdır. Vücuttaki iyot dengesi çok kritiktir; çünkü eksikliği de fazlalığı da tiroit fonksiyon bozukluğuna yol açar. En iyi iyot kaynakları kaya tuzu, kaliteli deniz ürünleri, derin su balıkları, süt ve süt ürünleri, deniz börülcesi, kızılcık, maydanoz ve ıspanak gibi yeşilliklerdir.
Selenyum:
Sardalya, hindi, tavuk, ay çekirdeği, kuru fasulye, mercimek, kaju, mantar, ıspanak, Brezilya cevizi, kuzu ciğeri, yumurta…
Eğer ciddi bir tiroid probleminiz varsa, büyük olasılıkla selenyum alımınızda eksiklik olabilir. Selenyum eksikliği, zayıflamış bir bağışıklık sistemi, kanser ve hashimoto tiroiditi gibi hastalıklarla ilişkilidir. Yanlış beslenerek kaybettiğimiz selenyumu doğru beslenerek yerine koyduğumuzda vücudumuzun hormon metabolizması gelişir, enflamatuar tepkileri kontrol eder, tiroid hücresi ve doku hasarını onarır. En iyi doğal selenyum kaynakları brezilya cevizi ,sardalya, hindi, tavuk, ay çekirdeği, kuru fasulye, mercimek, kaju, mantar, ıspanak, kuzu ciğeri ve yumurtadır.
Hipotiroidizm teşhisi konan bireylerin selenyum ihtiyaçlarını sadece gıdalardan almaları yerine L-selenometiyonin takviyesi de almaları önerilir.
Çinko:
Organik yumurta, yabani somon balığı, sığır eti, kabak, chia tohumu, ıspanak, badem…
Çinko da tiroit hormon sentezi için gerekli olan bir eser mineraldir. Çinko eksikliği ve hipotiroidizm olan bir kadının klinik çalışmasında kuru ve pullu cilt lezyonları, saç dökülmesi, zayıflık, iştahsızlık ve olası depresyon görülmektedir. Bir ay boyunca çinko takviyesi alınmasının ardından cilt lezyonları tamamen iyileşmiş, algılanan depresyonu belirgin bir şekilde iyileşmiş ve 4 ay sonra saçları tamamen uzamıştır. Çinko bakımından zengin besin kaynakları arasında merada yetiştirilen tavuklardan elde edilen organik yumurtalar, yabani somon balığı, otlarla beslenen sığır eti, kabak ve chia tohumlarının yanı sıra ıspanak ve badem de bulunur.
Yağda çözünen vitaminler:
A, E, D ve K2
Yağda çözünen A, E, D ve K2 vitaminleri, tiroidi desteklemede kritik öneme sahiptir.
A vitamini:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder