AMEL DEFTERİ SOL TARAFINDAN VERİLENLER
Hâkka Sûresi’nin 25 ilâ 29. âyet-i kerîmeleri, kıyamet gününde kitapları sol taraflarından verilecek olanların o zamanki pişmanlıklarını ve kendi kötü amellerinin cezasına kavuşmuş olacaklarını beyan buyurmaktadır. Şöyle tefsir edilmiştir:
Kitabı, amel defteri sol tarafından verilmiş olan o kimse, o sahifede yazılmış olan pek çirkin amellerini görünce büyük bir üzüntü ile der ki:
Keşke o ölümden sonra, bir daha yeniden hayata ererek bu kadar azâplara tutulmasa idim.
Dünyada iken elde etmiş olduğum malım, hiçbir şeye yaramadı. Beni bu âhiret azâbından kurtarmaya yardım edecek bir mâhiyette bulunmadı. Yaradıysa başkalarına yaradı, bana ancak hasret ve azâbı kaldı.
Yok olup gitti benim saltanatım, servet ve zenginliğim, kuvvetim, bir nice şeylere mâlikiyetim ve insanlar üzerine tasallutum. Şimdi fakir, zelil bir vaziyette kaldım.”
Böyle bir sözle, hasret ve pişmanlık belli ki dünya saltanatına güvenip de hesabını yanlış tutan, başkalarına ceza verdiği hâlde kendi hakkında cezayı inkâr ederek haksızlık ve zulüm yapan mal ve saltanat sahiplerine aittir. Müfessirler burada şu kıssayı kaydederler:
Büveyhî meliki, bozuk itikâdlı Hüsrev bin Büveyh, kendine padişahlar padişahı ve kaderi yenen manasına, “Gallâb-ı Kader” demişti, fakat çok geçmeden delirmiş ve dili bu (Hâkka Sûresi’nin 28 ve 29.) âyet-i kerîmelerinden başkasını söylemez olmuş, “Malım hiçbir işime yaramadı, saltanatım yok olup gitti.” diye diye can verip gitmişti. Kendisine kaderi yenen demiş, fakat pâmâl-i kader (kaderin ayağı altında ezilen) olarak helâk olmuştu. Cihan, böyle nice kimseler yutmuştur. Allâhü Teâlâ’dan hakkımızda selâmet ve afiyet dileriz. (Hayat Rehberi)
Âyet-i Kerîme:
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu -meâlen-:

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder