5 Aralık 2023 Salı

YERYÜZÜNÜN ŞAHİTLİK ETMESİ Kişinin namaz kıldığı yer, kıyamet günü kendisine şahitlik edecektir. Ebû Hüreyre radıyallâhü anh’ten şöyle rivâyet olunmuştur: “Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem, ‘O (yeryüzü), kıyamet günü, kendi haberlerini (üzerinde hayır ve şer, neler olmuş ise) anlatıverir.’ meâlindeki, Zilzâl Sûresi’nin 4. âyet-i celîlesini okudu ve ‘Yeryüzünün anlatacağı haberler nedir, biliyor musunuz?’ diye suâl buyurdular. Ashâb-ı Kirâm, ‘Allah ve Resûlü daha iyi bilir.’ dediler. Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) de ‘Muhakkak onun haberleri, her bir erkek ve kadının kendisi üzerinde yaptıkları amellere o yerin, ‘Benim üzerimde şu vakitte (iyi veya kötü) şu ameli işledi.’ diye şahitlik etmesidir.’ buyurdular.” Evliyâullahtan Atâ-i Horasânî (rah.) demiştir ki: “Yeryüzünün herhangi bir yerinde bir defa secde eden her bir mümine, o secde ettiği yer, kıyamet günü muhakkak şahitlik edecek ve vefat ettiği zaman arkasından ağlayacaktır.” Enes bin Mâlik radıyallâhü anh’ten şöyle rivâyet olundu: “Üzerinde namaz kılınan veya Allâhü Teâlâ zikrolunan her bir toprak parçası, bununla, etrafındaki diğer toprak parçalarına övünür. Yedi kat yeryüzü, son zerresine kadar üzerinde Allah Azze ve Celle zikredildiği için sevinir. Namaz kılmak isteyen her mümin için yeryüzü süslenir.” Ebu’d-Derdâ radıyallâhü anh de “Sefere çıktığınızda her yerde Cenâb-ı Hakk’ı zikredin. Umulur ki o bulunduğunuz yerler, kıyamet günü size şahitlik ederler.” buyurmuştur.

 DİNE UYGUN OLAN HER İŞ ZİKİRDİR


İmâm-ı Rabbânî (k.s.) Hazretleri buyurdular:

“… Evladım, fırsat, ganimettir. Sıhhat ve boş vakit de ganîmet bilinmelidir. Onun için bütün vakitleri devamlı olarak Allâhü Teâlâ’yı zikir ile geçirmek lâzımdır. Alışveriş bile olsa şerîat-i ğarrâya (dine) muvâfık olarak işlenen bütün ameller de zikre dâhildir. Bütün yaptıklarımızın zikre dâhil olması için her hâlimizde dinin hükümlerine son derece riâyet etmek lâzımdır. Muhakkak ki zikir, gafletten kurtulmaktır.

Bütün yaptıklarımızda, emirlere ve nehiylere riâyet (Cenâb-ı Hakk’ın emrettiklerini yapmak, yasakladıklarını da terk etmek) ne zaman mümkün olursa işte o zaman Allâhü Teâlâ’dan gafil olmamak ve Allâhü Teâlâ’yı dâimî olarak zikretmek mümkün olur...”

(Mektûbât-ı İmâm-ı Rabbânî, Fazilet Neşriyat, c. 2, m. 25)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder